Asırlar boyunca damak zevkinin en güzel örneklerinin oluştuğu zengin bir mutfakta leziz yemekleri Bursalılar ile buluşturan Beykapı Kebap güveni en büyük kazanç olarak görüyor. Beykapı Kebap sahibi Mehmet Ramat, asırlar boyunca damak zevkinin en güzel örneklerinin oluştuğu zengin bir mutfağı Bursalılarla buluşturduklarını söyledi.
İpek Yolu’nda bir lezzet durağı…
Beykapı Kebap; zenginliklerin paylaşıldıkça çoğaldığına ve değer kazandığına olan inancıyla Şanlıurfa’nın zengin mutfağını Bursalılarla buluşturuyor. Dikkaldırım Caddesi’nde, 1995 yılında küçük bir esnaf lokantası olarak hikayesine başlayan Beykapı Kebap, temelini Anadolu’nun Ahilik Kültürü’nden alan, ahlaklı ve iyi insan olma meziyetlerini esas edinmiş ustaların öğretileri ile dünden bugüne hizmetlerini sürdürüyor. Ürünlerinde kullandıkları her malzemeyi yerinden tedarik ederek ustalıkla işlediklerini ifade eden Beykapı Kebap sahibi Mehmet Ramat başarı hikayesinin detaylarını paylaştı.
Şanlıurfa’dan Bursa’ya geliş hikayeniz nasıl oldu?
Bursa’da üniversitede okuyan bir yakınımızı ziyaret etmemle başladı. Bursa’yı gezdik hoşumuza gitti ve kalmaya karar verdik. Şanlıurfa’da yaptığımız kebapçılık işini Bursa’da yapmaya karar verdik ve burada iş kurduk. 27 yıldır da hizmet vermeye devam ediyoruz.
Sizi diğer kebapçılardan ayıran neydi ve bugünlere gelmeniz nasıl oldu?
Biz özellikle bütün ürünlerimizi yerinden alıyoruz. Bizim burada ana madde olarak bulgur, biber, isot, tereyağı, sadeyağ hepsini Şanlıurfa’dan alıyoruz ve buraya getiriyoruz. Birde işimizi çok severek yapıyoruz. Ben bu işi çok seviyorum kendim de yaptığım için farklı kılmasının sebeplerinden birisi de kullandığımız malzeme ve işçilik. Kendimiz yemediğimiz tatmadığımız bir şeyi kimseye yedirmiyoruz. Aldığımız etleri kurumsal firmalardan alıyoruz. Etlerin şecereleri var hangi ırktan olduğu belli. Kurumsal firmalardan aldığımız zaman ürünlerde herhangi bir sorun ile karşılaşmıyoruz. Birçok malzemeyi de Urfa’dan temin ediyoruz. Patlıcanlı kebap için Urfa’dan patlıcanımızı alıyoruz çünkü kuru bölgenin patlıcanı su vermez. Patlıcanlı kebaplar daha çok yazın yenilir. Sebzeli kebaplar domatesli kebap olsun daha ağırlıklı olarak tüketilmesi gerekiyor yazın. Kışın daha çok sade kebaplar Urfa, Adana, ciğer daha çok tüketiliyor.
Kebapları evde yapmak daha çok maliyetli, bunun nedeni nedir sizce?
Biz eti aldığımız zaman toptan ve yerinden alıyoruz. Sebze aldığımız zaman seri üretime girdiği zaman maliyet de düşüyor. Tüketici pazardan ya da marketlerden malzemeyi daha pahalıya aldığı için evde daha pahalıya mal oluyor. Bazen lahmacun malzemesini evde hazırlıyorlar. Kıymasını evde yapıp getirince daha pahalıya mal oldu diyorlar.
Mesleğinizin zorlukları nelerdir?
Tüm mesleklerin zorlukları var. Bu mesleğin de zorlukları var ama ben işimi sevdiğim için zor görmüyorum. Hangi işi yaparsan yap zorlukları var adam masa başında oturduğu zaman yine zorlukları var. İnsan işini sevdiği zaman aşkla yaptığı zaman zorluk olmuyor. Elbette personel çalıştırıyorsunuz birçok kesimin yaşadığı sıkıntıları bizde yaşıyoruz. İşimize olan sevdamız zorlukları bertaraf ediyor.
Yeniden bir meslek seçecek olsaydınız hangi mesleği seçerdiniz?
Ben bu işi çok seviyorum bir daha dünyaya gelsem yine aynı işi yaparım. Ben memnunum işimden 35 sene önce lastik ayakkabı giyen bir adamdım. Bu işin sayesinde çevremiz oldu çok şükür para da kazandık vergi de veriyoruz.