Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkan Yardımcısı Hilmi Şanlı, kadim medeniyetlerin beşiği, sabrın ve direncin sembolü olan Hatay ilimizde bir dizi ziyaretlerde bulunarak, deprem sonrası oluşan sorunları ve ihtiyaçları yerinde tespit etti.
Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkan Yardımcısı Hilmi Şanlı; ''Sendika olarak, 6 Şubat 2023’te yaşanan büyük felaketin ardından her altı ayda bir düzenli olarak deprem bölgesine yaptığımız ziyaretlerle, sahadaki gerçekleri görmeye, görev yapan personelimizin sorunlarını dinlemeye ve çözüm üretmeye devam ediyoruz.
Bu ziyaretler sadece bir temsiliyet değil; aynı zamanda sorumluluğumuzun ve vicdanımızın bir gereğidir. Hatay İl Müftülüğü ziyareti kapsamında; yürütülen faaliyetler, yapılan fedakârca çalışmalar ve sosyal projeler yerinde incelenmiş, özellikle personelin imkânsızlıklar içerisinde sergilediği üstün hizmet anlayışı büyük bir takdirle karşılanmıştır. İmkânlar sınırlı, ancak inanç büyük; mücadele çetin ama yürekler dimdik! İl ve ilçe müftülüklerinde görev yapan din görevlilerimiz, sosyal projeleriyle sadece insanlara değil, Hakk’a dokunmakta; enkaz altındaki umutları yeniden yeşertmektedir. Her biri, bu aziz milletin dualarında adı geçen kahramanlardır. Ancak bölgedeki ihtiyaçlar henüz bitmiş değildir. Vatandaşlara ulaşımda ciddi araç eksiklikleri, yıkılan camilerin yeniden inşası, Kur’an kurslarının yapılması, gençlerimizin bir araya geleceği merkezlerin oluşturulması gibi alanlarda hâlâ büyük bir boşluk vardır. Bu noktada başta Diyanet İşleri Başkanlığı olmak üzere tüm hayırseverlerimizi, bu kutsal hizmetin birer parçası olmaya davet ediyoruz.
Ayrıca, bölgedeki kamu çalışanlarının özverili hizmetlerinin sürdürülebilir olması adına özendirici teşvik tedbirleri bir an önce hayata geçirilmelidir. Barınma, ulaşım, maaş iyileştirmeleri gibi konular, sadece çalışanlarımızın değil; bu bölgenin yeniden ayağa kalkmasının da temelidir. Türk Diyanet Vakıf-Sen olarak, nerede bir din görevlisi varsa orada biz varız. Hakk’ın rızasını, halkın duasını merkeze alan sendikal anlayışımızla, deprem bölgesindeki kardeşlerimizin sesi, soluğu, güvencesi olmaya devam edeceğiz. Unutulmasın ki: Bu topraklar sabrın, dayanışmanın ve yeniden dirilişin adıdır. Biz buradayız. Hep burada olacağız.'' dedi.