Geçmişten günümüze kadar olan afetler hayatımızda sosyal ve ekonomik kayıplar meydana getirmiş ve halende kayıplar getirmeye devam etmektedir. Yaşadığımız afetlerin birçoğu çok kısa bir zaman dilimi içerisinde meydana gelmektedir. Daha etkin bir afet yönetim sürecinde başarılı olmak için önceden planlama ve afet sonrası için sağlıklı karar verme sürecinin doğru bir şekilde hayata geçirilmesi kritik bir önem arz etmektedir.
Hep söylediğimiz gibi afet yönetimi karmaşık bir yapıdır. Afetlerde başarılı olmak için yenilikçi teknolojilerden faydalanılması, afet sonrasında olduğu kadar, afet öncesinde de riskin azaltılması adına oldukça önemli kazanımlar sağlayacaktır.
Ülkemizde son yıllarda afetlerin sayısının ve sıklığının her geçen gün artmakta olduğu, küresel iklim değişikliği ile değişik bölgelerimizde meydana gelen afet türlerinin görüldüğü açıkça ortadadır. Özellikle insan nüfusunun çok olduğu şehirlerimizde afetlerin etkilerini yoğun bir şekilde görmekteyiz. İşte bunun sonucunda ise etkin bir afet yönetimi ihtiyacı söz konusu olmuştur.
Sürdürülebilir, uzun vadede etkin, çok paydaşlı ve disiplinler arası biçimde sürecin yönlendirildiği Bütünleşik Afet Yönetimi sürecinde, BİT kullanımı, karar alma süreçlerinin temel yapı taşlarından biri haline gelmiştir.
Etkin bir afet yönetim süreci için bilimin ve teknolojinin hızla geliştiği günümüzde uydu sistemleri, televizyon, radyo, telsiz, SMS uygulamaları afet yönetiminde etkin araçlar olarak kullanılmaktadır. Ancak; günümüzde Nesnelerin İnterneti, Yapay Zekâ, robotlar, akıllı sistemler gibi yeni teknolojiler artık devreye girmiştir. Afet yönetimi sürecinde iletişimin sağlanması ve veri akışı konusunda afet yönetim kapasitesinin artırılması bakımından teknolojik imkanlardan yararlanılması oldukça önemli ve tercih edilen bir durum olmuştur.
Afet öncesinde, afet risklerinin belirlenmesi ve etkilerinin azaltılması, afet sonrasında ise etkin bir iyileşme sürecinin başlatılması ve yeni teknolojik araçların sağladığı fırsatlar önemlidir. Bütünleşik Afet Yönetimi kapsamında ele alınan bu konuların hayata geçirilmesi aşamasında Coğrafi Bilgi Sistemleri, Sosyal Ağ Servisleri ve BİT gibi uygulama araçlarının kullanılması faydalı olmaktadır.
Yapay zekâ, insanın düşünme yeteneğini ve beynin çalışma özelliğini modellemeye çalışan, insan zekâsını bilgisayar aracılığıyla taklit etmeye çalışan, belirli bir durum veya problem karşısında gerekli bilgileri kullanarak çözüm üretebilen yöntemin genel adıdır.
Yapay zekâ, günümüzde artış gösteren afet riskleri karşısında, etkili bir yönetim anlayışı ile süreci yönetmek açısından, afetlerin etkilerine karşı yardımcı olan önemli bir araçtır.
İklim değişikliğine bağlı olarak gözlenen mevsimsel olaylar; özellikle son günlerde başta Bursa olmak üzere İstanbul, İzmir, Trabzon, Rize, Antalya, Mersin vb. sahil kentlerimizde, denizlerde meydana gelen kuvvetli fırtına sonucunda, deniz seviyesinin yükselmesiyle can ve mal kayıpları yaşanmıştır. Belki bu fırtına ve deniz yükselmesine karşı bu yapay zeka teknolojileri kullanılabilseydi afetlerin etkileri az olacaktı.
Dünyada ise bu yapay zeka teknolojisi kullanılmakta 2020 yılında yapılmış bir istatikte afet risklerinin azaltılması amacıyla teknolojinin olanaklarından yararlanma oranının ABD ve Çin’de -15 seviyelerinde olduğu pek çok ülkede bu ortalamanın %3-5’i geçemediği tespit edilmiş durumda.
Yine ABD’nin Ohio kentinde ve Hindistan’ın belirli bölgelerinde yapay zekâ destekli modellerin kurulması ve meteorolojik verilerin kullanılarak Nesnelerin İnterneti yöntemiyle, yağış rejimlerinin izlenmesi ve taşkın tahminlerinin yapılmasının amaçlandığı projeler hâlihazırda yürütülmektedir.
Buna ek olarak, Google Acil Durum Uyarıları programı aracılığıyla, önceki dönemlerde meydana gelen taşkınların sisteme işlenmesi ve olası taşkın tahminlerinin yapılması için Google firmasının yapay zekâ kullanımına dair bir proje önerisi geliştirdiği bilinmektedir.
Yapay zekâ uygulamalarının su ile bağlantılı afetlerin yönetiminde kullanılmasına dair geliştirilen bu projede belirlenen hedefler arasında şu maddeler dikkat çekmektedir [1]
Hava durumu ve yağış rejimlerinin izlenmesi Dinamik yapılı veri tabanlarıyla periyodik risk haritalarının oluşturulması Kentsel gelişme stratejilerine öngörü ve bulguların dahil edilmesi Risk planlama süreçlerinde senaryoların geliştirilmesi
Türkiye’de hayata geçirilen uygulamalar incelendiğinde ise, ‘Dijital Dönüşüm Ofisi’ çatısı altında farklı uzmanlık alanlarında yapay zekâ uygulamalarına öncülük etmek ve kamu hizmetlerinde Büyük Veri kullanımının yaygınlaştırılması gibi önemli çalışmalar yürütülmektedir.
Ayrıca, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan ‘2020 – 2023 Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planı’ kapsamında akıllı şehir uygulamalarının desteklenmesi planlanmıştır.
İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından Coğrafi Bilgi Sistemleri araçlarından yararlanılarak ‘Afet Yönetimi ve Karar Destek Sistemi (AYDES)’ kurulmuştur.
Buna ek olarak, AYDES-UZAL uygulamasında ise Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Uzaktan Algılama teknolojilerinden birlikte yararlanılması planlanmıştır [2]
Teknolojik olanaklardan yararlanılarak hayata geçirilen ve afet yönetim sisteminin önemli parçasını oluşturan uygulamalara ek olarak, Türkiye’de merkezi yönetimin önderliğinde yürütülen projeler şu şekilde sıralanabilir [2]
Kesintisiz ve Güvenli Haberleşme Sistemi (KGHS) Bütünleşik İkaz Alarm Sistemi (İKAS) Türkiye Deprem Tehlike Haritası Taşkın Tahmini ve Erken Uyarı Merkezi Taşkın Arıza Müdahale Bilgi Sistemi (TAMBİS) Meteorolojik Veri Bilgi Sunum ve Satış Sistemi (MEVBİS) Sayısal Hava Tahmini (SHT) Kent Bilgi Sistemleri (KBS) Türkiye Ulusal Coğrafi Bilgi Sistemleri Altyapısı (TUCBS
Aslında yaşadığımız bu afetler bizim kaderimiz değildir. Bu afetlerin etkilerine karşı önlem almak gereklidir. Onun için her zaman söylediğimiz gibi afetlerin etkilerine karşı önceden yapılacak önleyici çalışmalar afetlerin etkilerini azaltacaktır.
Bu nedenle afetlerde dirençliliğin arttırılmasında yapay zekâ kullanılması faydalı olacaktır. Afetlerde yapay zekanın 3 önemli işlevi vardır
(1) Afetlere ilişkin tahminlerin yapılması,
(2) Afetlere ilişkin etki değerleme yapılması
(3) Afetler karşısında toplumsal dirençliliğin arttırılması.
Her ne kadar son dönemlerde dünya genelinde sıklıkla gerçekleşmekte olan afetler karşısında bilgi teknolojilerinin kullanımının gerekliliğine yönelik farkındalık artmış olsa da istatistiksel olarak bilgi teknolojilerine ve yapay zekâ uygulamalarına beklenen düzeyde başvurulmadığı görülmektedir.
Ülkemizde afet yönetiminde yapay zekanın kullanılması afet öncesi, sırası ve sonrasında kullanılması faydalı olacaktır.
Örnek olarak Afetlerde haberleşme kritik bir önem arz ettiğinden Telekom gibi altyapı üzerine yapılan yatırımların artırılması ve yapay zekanın afet yönetiminde kullanılması çok büyük felaketlerin önüne geçilebilir.
Yapay zekâ ile doğal afetlerin önceden tespit edilmesi, etkilerinin hesaplanması ve erken müdahale stratejilerinin geliştirilmesi konusunda önemli bir rol oynayabilir. Yapay zekanın veri analizleri ve tahmin yetenekleri, afetlere karşı daha hızlı ve daha etkili bir yöntem olabilir. 6 şubat depremlerinin ülkeye maliyetini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN 104 milyar dolar olarak açıkladı.
Afetlerden fazlasıyla can kaybı ve maddi hasar görmüş bir ülke olarak, afetlerden sorumlu AFAD olmak üzere diğer devlet kurumlarımız, özel sektör ve üniversitelerimizin afet yönetiminde yenilikçi teknolojik yatırımlarını artırması sayesinde, ileride yaşanacak afetlerin etkilerini azaltacağını düşünüyorum.
KAYNAK
1. Su Politikaları Derneği, Yapay Zekâ ve Su Yönetimi, Rapor No: 30, Ankara, 2020.
2. L. Memiş, C. Babaoğlu, “Acil Durum ve Afet Yönetiminde Süreç Yaklaşımı ve Teknoloji”,
13(4) 776-791, 2020.