Deprem ve Bursa.

El ele, kol kolayız.

Hele ki kaçak yapılara göz yumulan bu şehir de korkumuz büyük.

Denetim yok, sıkıntı çok.

İnşaat mühendislerine göre Bursa’nın yüzde 60’ı kaçak yapılarla dolmuş.

Bir ihmal, bir kusur sonucu canlar yitiriliyor.

Ya depremlerde?

1999 yılında bire bir yaşadık.

Binlerce yitirilen can ve yaralı.

Sonra ne diyor sözüm ona yetkililer?

“Çok üzgünüz; kader.”

Üzülme kardeşim, üzülme. Seni oraya üzül diye getirmedik, timsah gözyaşları dökmen için de seçmedik.

Sen görevini yap.

Kadermiş?

Ne kaderi kardeşim; bunun adı kader değil; yetkiliyim diye geçinen vasıfsızların yapmadıklarıdır.

Bir de soralım…

Kader ve acı hep yoksullara mıdır?

Oysa her seçim önü gelir, sözler verir giderler.

Ne vaatler ne vaatler.

Peki, o vaatlerin ne kadarı yapılıyor beş yılda?

Yüzde 5’i bile değil.

Size yurttaş; sohbet etmeniz, bizlerden aldığınız vergilerle yurt dışına gidip, gezmeniz, ağalar, beylerle yemeniz için oy vermedi.

Dostlar Bursa’nın sıkıntı ilçelerinden biridir Yıldırım.

Kaçak yapıları çoktur.

Yıllarca Özgen Keskin, İsmail Hakkı Edebali ve Oktay Yılmaz yönetti.

Yıllardır AKP’de bu ilçemiz, hala da öyle.

İyi de niye artıyor kaçak yapılar?

Bakın bir haber…

Yıldırım Belediyesi, kaçak ve plansız yapılaşma ile kararlı mücadelesini hız kesmeden sürdürüyor. Kent içinin yanı sıra koruma alanları ve tarım arazileri üzerine de imara aykırı şekilde inşaat yapanlara göz açtırmayan Yıldırım Belediyesi, 2019 yılından bu yana 934, 2024 Nisan ayından bu yana 42 kaçak yapının yıkımını gerçekleştirdi.

Güzel işler mi bunlar?

İyi de siz orada iken nasıl konduruyorlar bu yapıları?

Ağam ne diyorsun?

Denetleme yapmıyor musunuz?

Sizin ekipleriniz kontrol etmiyor mu?

Yoksa “birileri ne yapıyorsa, bizde onu yaparız” mı diyorlar?

Bakın ne demiş Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz…

“Yıldırım İlçemizde kaçak yapılaşmanın önüne geçmek ve çevreyi korumak amacıyla yürütülen mücadelede, karşılaşılan zorlukların aşılması için toplumun tüm kesimlerinin, kararlılıkla iş birliği yapması elzemdir. İnsanlarımızın can güvenliğini riske atacak, şehir kimliğine zarar verecek yapılaşmaya hiçbir şekilde müsamaha göstermeyeceğiz. Göreve geldiğimizden bu yana 934 kaçak yapının yıkımını gerçekleştirdik. Kentsel dönüşüm çalışmalarımızla hemşerilerimize güvenli, kent estetiği ile uyumlu, sosyal donatı alanlarını bünyesinde barındıran yaşam alanları oluştururken bu vizyonumuza zarar verecek yapılaşmaya müsaade etmeyeceğiz. Hemşerilerimizden ricamız kendileri, çocuklarının geleceği ve şehrin dokusu için kaçak yapılaşmaya tevessül etmemeleri”

Son söz çok anlamlı.

Ne diyor başkan?

“Hemşerilerimizden ricamız kendileri, çocuklarının geleceği ve şehrin dokusu için kaçak yapılaşmaya tevessül etmemeleri”

Yurttaş ta görevini yapmalı ve yere atılan her çöpten de, kaçak dikilen binadan da kendini sorumlu tutmalı.

Ancak…

Sayın başkan sizin asli göreviniz ne olmalı?

Siz ve mesai arkadaşlarınız iyi çalışmalı, görevini eksiksiz tamamlamalı ve en önemlisi insan ayrımı yapmadan gerekeni yapmalı.

İşte o zaman hiç bir vatandaş yanlış işe kalkışamaz, kalkışmaz.

İşte o zaman Yıldırım çok daha rahat yaşanılabilir bir ilçe olur ve Yıldırım’da oturan vatandaş Nilüfer’e gitmek istemez.

Bunu da aklınızdan çıkarmayın başkan.