AK Parti Yıldırım İlçe eski Başkanı Hüdayi Yazıcı su konusunda sosyal paylaşım sitesinde o kadar güzel yazmış ki…
Okuyun dostlar…
“Amaç üzüm yemek mi, bağcıyı dövmek mi? Olaya suları kesilen ve mağduriyet yaşayan BURSA’lı vatandaşın gözüyle bakıyorum. Geçen hafta Sayın Davut Gürkan ve milletvekilleri Çınarcık Barajında röportaj vererek bugün gelinen noktaya atıfta bulundular. Bugün ise Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Bozbey Doğancı Barajında basın toplantısında geçmişe atıfta bulunarak gelinen durumu eleştirdi. 500 defa daha gidip o barajlarda basına açıklama yapsanız dahi Bursalılara hiçbir faydası yok. Kriz böyle çözülmez. Tüm Bursa milletvekilleri, belediye başkanları ne kadar bu soruna çözüm getirecek? Bakanlık, genel müdürlük adı her neyse Ankara’ya demir atın bu sorunu çözün. Gerekirse orada yatın, kalkın. Bu sorun çözüldükten sonra seçimlerde suçlu ararsınız. Bursalılara an itibari ile suçlu lazım değil, SU lazım.”
Ve bir gün sonraki yazısı…
Siyasilerin su savaşı!
İlçe başkanıydım. Karapınar da oturan vatandaşlardan bir grup ilçeye geldiler. Ramazan ayı. 9 gözlerden akan dereden, bir boru ile, evlerinin önündeki küçük bahçeciklere ve boş arsalara domates, biber, salata bir şeyler ekmişler hem güzel görüntü oluşmuş hem de mutfaklarına katkı yapıyorlarmış. Borunun tıkandığını, su gelmediğini bahçelerin kurumak üzere olduğunu söylediler. Beni bilen bilir uzaktan iş yapmam. Haydi gidiyoruz dedim şaşırdılar. Bindim arabaya doğru Karapınar’a. Yeri gördüm, hayırlı bir iş olduğuna kanaat getirdim ve başladım telefon trafiğine. Özgen Başkanı aradım. İftara iki saat var. Ekipler geldiler baktılar. Yarın sabah hallederiz başkanım dediler. Ekiplerin başı Emrah Akıllı kardeşimi aradım, sağ olsun geldi. Dedim ki kardeş bu su akmadan iftara gitmeyeceğim. Emrah Bey bende gitmeyeceğim dedi. İşe koyuldular. İftara yakın borular açıldı, su evlerin önüne akmaya başladı. Tek tek kontrol ettik. O an o insanların yüzündeki mutluluğu hiçbir dünya malına değişmem. Şimdi siz yaptınız, biz yaptık! Bir aydır herkes birbirine su sıkıyor. Bursalı çok sıkıldı. Su gelmiyorsa, başta liste başı vekiller başta olmak üzere tüm siyasiler bir araya gelse ilgililer, yetkililer neyse, bir masa etrafında çözüm arayışına girse veya bir resim verse, insanların gönlüne su serpmiş olurlar. Karşıdan karşıya su sıkmanın kimseye faydası olmaz. BURSA SUSUZ…”
Yazdıklarında haklı mı?
Kesinlikle.
Şu anda şu parti, bu parti; ya da şu kişiler, bu kişiler suçlu diye kimse bir başkasına çamur atmamalı.
Bursalılar susuz mu?
Evet.
Öyleyse kim ne yaptıysa bırakın geçmişte.
Şimdi mazeret üretmeden hepimiz önümüze bakalım.
Ve...
Yetkili olduklarını düşündüğümüz Bursa’dan seçilmiş 20 milletvekili, il başkanları ve Bursalıların oylarıyla seçilmiş her belediye başkanı su kesintilerinin yaşanmaması için ne gerekiyorsa yapmalı.
Bursalıların beklediği ve istediği bu.
Hüdayi Başkanın dediği gibi sorunu acilen çözün.
Siyaset yapıp, suçlu mu arayacaksınız...
Onu da seçim propagandalarında yapın.