Haftanız kutlu olsun.

12-18 Mayıs Dünya Hemşireler Haftası etkinliğine ilk kez katıldım.

Şatafatlı salonda yapılmadı. Ne kahvaltı vardı ne yemek ne boşa masraf ne gösteri ne de yalan yanlış ve abartılmış sözler.

Üniversitenin içindeki Rahmetli Prof. Dr. Eski Rektör Mete Cengiz Kültür Merkezi’nde yapıldı.

İçten, samimi konuklar, konuşmacılar ve sıkmadan başlayıp, biten bir program.

Düzenleyenlerin ellerine, beyinlerine sağlık.

Söz önce Uludağ Üniversitesi Hastanesi Başhemşiresi Uzman Hemşire Fatma Düzgün deydi.

“Mesleğimiz sağlık sisteminin sürekliliğini, etkinliğini ve kalitesini sağlayan temel yapı taşlarından biridir. Birinci basamaktan yoğun bakıma, evde bakımdan toplum sağlığına kadar her alanda; bakım hizmetinin yanı sıra eğitim, danışmanlık, savunuculuk ve koordinasyon görevlerini de üstlenerek sağlık sisteminin merkezinde yer almaktadır. Bilimsel veriler; iyi hemşirelik bakımının hasta güvenliğini artırdığını, hastanede kalış süresini ve yeniden yatış oranlarını azalttığını ve sağlık sisteminin maliyet etkinliğine doğrudan katkı sağladığını göstermektedir. Bursa Uludağ Üniversitesi hastanesi hemşirelik hizmetleri olarak yaklaşımımız, bu bilimsel ve stratejik perspektifi içermektedir. Kanıta dayalı uygulamaları esas almakta, hasta güvenliğini temel ilke olarak benimsemekte, sürekli mesleki gelişimi teşvik etmekte ve akademi-klinik iş birliğini desteklemekteyiz. Gururla söylemek istiyorum kurumumuzda eğitimli, yetkin ve motive hemşire kadromuz bulunmakta ve kurumumuzun ortak hedefleri doğrultusunda profesyonellik çerçevesinde çalışmaktadırlar. Kurumumuzun yaşadığı kritik süreçlerde hızlı organize olan, çözümler üreterek, yapıcı davranışlarıyla liderlik yapmaktadırlar. Kendilerini örnek çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum. Son yıllarda yöneticilerimizin büyük destekleriyle yeni meslektaşlarımız kurumumuza başlamış 973 hemşire, 30 ebe, 32 sağlık memuru ve 21 sağlık teknikeri ile hizmetlerimizi yürütmekteyiz. Ayrıca kadro planı çalışması yapılarak yeni hemşire ve destek personel taleplerimiz yapılmaktadır. Hastanemizde çalışanların mutluluğuna ve iş doyumuna önem verilmekte, çalışanlarımızdan gelen geri bildirimler önemsenmekte ve birçok konuda düzenleme yapılmaktadır.”

Ardından Uludağ Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Halil Sağlam aldı sözü.

Göreve geldiği günden bu yana takım olmayı benimseyen ve bu ruhu hastane çalışanlarına aşılayan biri oldu.

Başhekimler kolay kolay sevilmez.

Halil Hoca çok sevilen, sayılan biri oldu hastanede.

Takım oldular ve bunun mimarı da Başhekim Prof. Dr. Halil Sağlam’dır.

İşte o takım başarılarına yenilerini ekleyerek yoluna devam ediyor.

Net ve kısa konuşarak takım olmanın özelliğini ve hemşirelerin azimle çalışmalarından duyduğu memnuniyeti dile getirdi Halil Hoca.

Ve Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz’daydı söz.

Kendine güvenen bir kişilikle çıktı sahneye.

Hekim, hemşire ve hastane çalışanlarından memnuniyetini dile getirdi Rektör Ferudun Yılmaz.

Takım olmanın özelliğini ve bunun mükafatını aldıklarını belirtiyordu.

Başhekim Prof. Dr. Ferudun Yılmaz Başhemşire Fatma Düzgün ve ekibinin çalışmalarını takdirle karşıladığını söyledi.

Evet dostlar…

Uludağ Üniversitesi Hastanesini mekânım olarak görür ve o gözle bakarım.

Ekonomik desteğim olmasa da manevi olarak her zaman yanlarında yer aldım.

Güvenilir, çalışkan hekim, hemşire ve sağlık kadrosu ile bırakın Bursa ve ilçelerini, Balıkesir, Çanakkale, Bilecik ve hatta İstanbul’dan dahi hasta geliyor Uludağ Üniversitesi Hastanesine.

Bu ne demektir?

İnsanların güvenidir.

Bu güveni sağlayanların başında da hemşireler gelir.

Candır onlar.

Hekimlerle- hasta ve yakınları arasında köprüdür.

Gece, gündüz yanımızdadırlar.

Özellikle de Başhekim Prof. Dr. Halil Sağlam’ın aşılamaya çalıştığı özgüven hemşirelerin daha sağlıklı ve rahat çalışmalarına olanak sağladı.

Başhekim Sayın Sağlam ve Başhemşire Fatma Hanımefendinin gereken önemi ve titiz çalışmaları ile başarı kendiliğinden ortaya çıktı.

Bir sözü çok sever ve sık yazarım.

Her başarılı insanın planı, projesi her başarısız insanın ise mazereti vardır.

Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz’da, Başhekim Prof. Dr. Halil Sağlam’da, Başhemşire Fatma Düzgün’de hiçbir zaman mazeret üretmediler.

Onlar…

Planlı, programlı ve projeleri ile yalnızca başarılı olmanın yolunda ilerlemeye çalışıyorlar ve bunu da şu ana dek başardılar.

Aslında o kadar çok yazmak ve içimden geçenleri anlatmak istiyorum hemşireler için de, yazım zaten uzun oldu. Uzun yazıyı okumayı sevmez Türk İnsanı.

İnşallah sonraki yazılarımda yine hemşireler hakkında yazmaya söz veriyorum.

Bitirelim…

Sizler cansınız, iyi ki varsınız.