Osmanlı İmparatorluğu’nun 490 yıl hüküm sürdüğü gönül coğrafyamızın bir parçası olan Romanya’ya yeniden yolumuz düştü…
Tarih boyunca göçebe hayat süren Türkler, dünyanın birçok noktasında izlerini bırakmış durumda. O yüzden Mezopotamya da bizim Anadolu da… Geniş bir coğrafyada sadece yaşamamış hüküm de sürmüş bir neslin evlatlarıyız.
Balkanlar bizim mesela, Uzak Doğu’da da Türk‘ün adını duymayan kalmamıştır. Farklı lokasyonlara dağılmanın handikabı ise kültür ve dil anlamında birlikteliğin sağlanamaması gibi duruyor. Bir araya geldiğimizde ise ister İran ister Azerbaycan Türkü olsun bir noktada buluşmayı da başarabiliyoruz.
Hele ki gurbet karşılaşmalarımız dillere destan oluyor. Bizler yeter ki ulus birliğimizi sağlayabilmek için birbirimize sıkıca sarılalım ve kenetlenelim… Bu işin sac ayaklarından birisi de elbette ki uluslararası arenada yapılan festivaller oluyor.
Hem o ülkede yaşayan Türklerle özlem gideriliyor hem de kültür alışverişi gelecek nesillerimize hem de birinci elden net bir şekilde aktarılabiliyor.
Romanya-Köstence, her yıl olduğu gibi önemli bir uluslararası festivale ev sahipliği yaptı. Romanya’da faaliyet gösteren Tatar Demokratik Birliği tarafından, Türk-Tatar kültürünü kucaklamak ve birlikte yaşamayı desteklemek maksadıyla Kültür Festivali’ne Bursa Tatar Türkleri Dayanışma ve Spor Kulübü Derneği de mehter takımıyla boy gösterdi.
Dile kolay tam 8 yıldır aralıksız devam eden bu organizasyon kapsamında bir dizi etkinlik gerçekleştirildi. Dünya genelinden 40’a yakın ülkeden gelen misafirlerin, grupların ve sanatçıların yanı sıra Bursa’dan da her yıl olduğu gibi Tüm Tatar Türkleri Sosyal ve Kültürel Dayanışma ve Spor Kulübü Derneği katıldı. Kurucu ve Dernek Başkanı Şükrü Öner bu yıl sağlık sorunu nedeniyle gelemese de selamlarını bizler aracılığı ile iletmiş oldu.
Romanya’da gerçekleşen Tatar Kültür Festivali Köstence İl Konseyi’nin katkılarıyla Başkanlığını Naim Belgin’in yaptığı, Onursal Başkanı da eski Milletvekili Nejat Sali olan Romanya Tatar Demokrat Birliği tarafından organize edildi.
Farklı ülkelerden gelen Tatar Türkleri halk dansları ekipleri ve spor takımlarının bir festival havasında gerçekleştirdikleri etkinliklerde özellikle eski Sovyetler Birliği sınırları içerisinde bulunan Karaçay-Çerkesya Cumhuriyeti Erkin-Halk kasabasında doğan ve daha sonra Kazakistan’da yaşarken ünlü Dombra şarkısını besteleyerek Türkiye’de de geniş çevrelerce tanınan ve şu sıralar ülkemizde yaşamını sürdüren sanatçı Aslanbek Sultanbekov’un konseri ayakta alkışlandı.
Romanya Tatar Demokratik Birliği Başkanı Naim Belgin’in açılış konuşmasıyla başlayan etkinlikler dostluk, diyalog, spor ve kültürler arası diyaloğu hedefledi. Başkan Belgin festivalin artık UNESCO’nun koruması altına alındığını müjdeledi. Geleneksel sanat, kültür, oyun, spor, müzik, dans, geleneksel yemekler bir iletişim aracı olarak dünyaya mesaj verdi.
Romanya’da Türk işi yapılan festival müthiş bir kültür zenginliği oldu. Bu birikimler yıllar içerisinde bambaşka bir mozaiğe dönüşecek, sonraki nesiller de Türk motiflerinin ayrıcalığını ilelebet yaşayacak.
Bazı şeyler anlatılamaz, mutlaka yaşamak gerek, gezip görmek gerek.
Birlik beraberlik, yardımlaşma ve dayanışma içinde olmamız önemlidir.
Gönül köprülerimiz güçlü ve daim olsun…