Hayatın acımasız gerçeklerinden biri de yaşlılık ve geçim derdi. Devletimizin sosyal güvenlik sistemi, bu zorlu dönemde vatandaşlarımıza bir nebze olsun nefes aldırmak için var. Ancak son zamanlarda öyle bir durumla karşılaşıyoruz ki, bu ulvi amaç maalesef suiistimal ediliyor: Sahte boşanmalar yoluyla anne babanın veya eşin emekli maaşına göz dikmek.

Evet, yanlış okumadınız. Bazı insanlar, sırf daha fazla maddi çıkar elde etmek için, kâğıt üzerinde boşanarak aslında devam eden evliliklerini veya aile bağlarını bir araç olarak kullanıyorlar. Amaç çok açık: Vefat eden anne babanın veya eşin emekli maaşını haksız yere almak. Bu durum sadece ahlaki değerlerimize aykırı değil, aynı zamanda devletin sosyal güvenlik sistemine de büyük bir yük getiriyor ve dürüst vatandaşların hakkını gasp ediyor.

Düşünsenize, yıllarca prim ödemiş, emekliliğini hak etmiş insanlar var. Bir de bu sahte boşanmalarla haksız kazanç elde edenler... Bu durum, sosyal adaletin neresinde duruyor? Devletin sınırlı kaynakları, gerçekten ihtiyacı olanlara ulaşmak yerine, bu tür manipülasyonlarla heba ediliyor.

Elbette, hayatın getirdiği zorluklar ve ekonomik sıkıntılar insanları farklı yollara itebiliyor. Ancak bu tür bir "çözüm" arayışı, beraberinde pek çok etik sorunu ve hatta yasal riski getiriyor. Unutulmamalıdır ki, devletin bu tür durumları tespit etmek için mekanizmaları mevcut ve bu tür haksız kazançların er ya da geç ortaya çıkma olasılığı oldukça yüksek.

Peki, ne yapmalı? Öncelikle toplum olarak bu tür davranışlara karşı net bir duruş sergilemeliyiz. Etrafımızda bu tür durumlarla karşılaşırsak, sessiz kalmamalı ve ilgili mercilere bildirmekten çekinmemeliyiz. Devletin de bu konudaki denetim mekanizmalarını daha da güçlendirmesi, caydırıcı cezalar uygulaması ve sosyal güvenlik sisteminin açıklarını kapatması gerekiyor.

Sonuç olarak, sahte boşanmalarla emekli maaşı üzerinden yapılan bu tür oyunlar, sadece bireysel ahlak sorunları değil, aynı zamanda toplumsal vicdanı da yaralayan bir durumdur. Unutmayalım ki, dürüstlük ve adalet, sağlıklı bir toplumun temel taşlarıdır. Kendi çıkarlarımız uğruna başkalarının hakkını gasp etmek yerine, onurlu bir yaşam sürmek hepimizin sorumluluğudur. Sahte gözyaşları dökmek yerine, gerçek dayanışma ve dürüstlükle birbirimize destek olmalıyız.