SON DAKİKA
Hava Durumu

İsrail'in asıl hedefi Türkiye mi?

Yazının Giriş Tarihi: 18.06.2025 14:45
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.06.2025 14:46

Son dönemde Orta Doğu'da yaşanan çalkantılar ve İsrail'in bölgedeki agresif politikaları, birçok gözlemcinin dikkatini Türkiye üzerine çekiyor. İsrail'in asıl hedefinin Türkiye olduğu yönündeki söylemler, hem kamuoyunda hem de bazı stratejik çevrelerde yankı buluyor.

Peki, bu iddialar ne kadar gerçekçi?

Türkiye, İsrail'in bölgesel stratejilerinde ne tür bir yer tutuyor olabilir?

Öncelikle belirtmek gerekir ki, İsrail'in güvenlik algısı ve dış politikası, varoluşsal tehditler üzerine kurulu bir paradigmadan besleniyor.

Kuruluşundan bu yana çevresindeki Arap ülkeleriyle sürekli bir çatışma halinde olan İsrail, son yıllarda bu denklemde yeni aktörleri ve potansiyel tehditleri de değerlendirmeye alıyor.

Türkiye, coğrafi konumu, yükselen askeri gücü ve bölgesel etkinliği ile bu denklemde önemli bir yer tutuyor.

Bölgesel Güç Dengesi ve Türkiye'nin yükselişi

Türkiye, son yirmi yılda hem ekonomik hem de askeri alanda önemli bir gelişim gösterdi.

Kendi savunma sanayisini güçlendirmesi, Afrika'dan Kafkaslar'a kadar uzanan bir etki alanı oluşturması ve özellikle Libya, Suriye gibi kriz bölgelerindeki aktif rolü, İsrail'in geleneksel bölgesel güç dengesi algısında değişikliklere yol açtı.

İsrail, kendi bölgesel üstünlüğünü koruma refleksiyle, Türkiye'nin artan gücünü potansiyel bir meydan okuma olarak görüyor olabilir.

Enerji Koridorları ve Doğu Akdeniz Rekabeti

Doğu Akdeniz'deki zengin doğal gaz yataklarının keşfi, bölgeyi enerji jeopolitiğinin merkezine taşıdı.

İsrail, Kıbrıs Rum Kesimi ve Yunanistan ile kurduğu enerji ittifakları ile bu kaynakları Avrupa'ya taşıma arayışında.

Türkiye'nin de bu denklemde kendi hak ve menfaatlerini koruma çabası, İsrail ile doğal bir rekabet alanı yaratıyor.

İsrail'in, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki nüfuzunu kırma veya sınırlama amacı taşıdığı iddiaları bu bağlamda dile getiriliyor.

Filistin Meselesi ve Kudüs Duyarlılığı

Türkiye'nin Filistin davasına olan güçlü desteği ve Kudüs'ün statüsü konusundaki hassasiyeti, İsrail ile Türkiye arasındaki ilişkilerde sürekli bir gerilim kaynağı olmuştur.

Türkiye'nin uluslararası platformlarda Filistinlilere yönelik politikaları sert bir dille eleştirmesi, İsrail tarafından içişlerine müdahale olarak algılanabilmektedir.

Bu durum, İsrail'in Türkiye'yi bölgesel çıkarlarını baltalayan bir aktör olarak görmesine neden olabilir.

İsrail'in asıl hedefinin doğrudan Türkiye olduğu iddiası, tek boyutlu bir yaklaşımla açıklanamaz.

Ancak, İsrail'in bölgesel güvenlik stratejisi ve enerji politikaları göz önüne alındığında, Türkiye'nin yükselen gücü, Doğu Akdeniz'deki konumu ve Filistin meselesindeki duruşu, İsrail'in politikalarında dikkate aldığı önemli faktörler arasındadır.

İsrail, kendi çıkarları doğrultusunda Türkiye'nin bölgesel etkisini dengeleme veya sınırlama yönünde adımlar atabilir.

Bu, doğrudan bir "hedef alma"dan ziyade, jeopolitik rekabetin ve güç mücadelesinin doğal bir sonucudur.

Türkiye'nin bu jeopolitik okumaları dikkate alarak kendi stratejilerini belirlemesi, bölgesel barış ve istikrar açısından hayati önem taşımaktadır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    Yükleniyor..
    logo
    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.