SON DAKİKA
Hava Durumu

Diplomasi ve deprem

Yazının Giriş Tarihi: 04.03.2023 08:16
Yazının Güncellenme Tarihi: 04.03.2023 08:16

Devletlerin diğer devletlere yönelik siyasi, ekonomik, hukuki, kültürel vb. olmak üzere birçok alandaki önemli tutum ve davranışlarını ifade eden dış politika, reel politiğin getirdiği durumlara bağlı olarak da şekillenmektedir. Dış politika yürütülürken kullanılan araçlarından biri olan, kullanımı 17. ve 18. yüzyıllarda başlayan diplomasi de devletlerarası ilişkileri devam ettirmek, resmî organlar ve devlet yetkilileri aracılığıyla anlaşmazlıkları ve çatışmaları barışçıl yollarla çözmek için en önemli araçlardan biridir.

Teknolojik gelişmeler, ticari faaliyetler gibi küreselleşmenin getirdiği durumlar doğrultusunda devletler arasında ki etkileşim ve karşılıklı bağımlılık artmaktadır. Ulus devletlerin sınırlarını aşan ve işbirliği gerektiren sorunların (iklim değişikliği, çevre sorunları, halk sağlığı gibi) ortaya çıkması diplomasinin önemini daha da artırmıştır.

Devletler diplomasi ile diğer devletlerle ilişkilerini uzun döneme yaymayı, diğer devletler üzerinde ki algısını yönetebilmeyi hedeflemektedirler. Kurulan olumlu yöndeki ilişkiler de uzun dönemde ülkeler arasındaki işbirliğini ve diyaloğu arttırmaktadır. Ayrıca toplumların sorunlarına kayıtsız kalmamakta ülkelerin imajını ve itibarını olumlu yönde etkilemektedir.

Uluslararası ilişkilerde deprem öncesi, Türkiye ve Yunanistan arasında yaşanan anlaşmazlıklar,  İsveç ve Finlandiya'nın NATO’ya üyelik sürecinde Türkiye’nin tutumu,  İsveç'te gerçekleştirilen Kuran’ın yakılması provokasyonu ve terör örgütü mensubu kişilerin Türkiye’ye iadesini içeren anlaşmazlıklar, bazı ülkelerin İstanbul'daki konsolosluklarını güvenlik gerekçesiyle kapatmaları gibi konular gündemi oluşturuyordu.

6 Şubat 2023 tarihinde Türkiye'nin 11 ilinde yaşanan deprem felaketi, 45.000 kişinin ölümüne neden olmuş,  Türkiye, 4. seviyede acil durum ilan ederek uluslararası yardım talebinde bulunmuştur. Bunun üzerine birçok ülke ve uluslararası kuruluş Türkiye’ye yardım göndermiştir. Bu durum uluslararası arenada işbirliğinin önemini ortaya koymuştur. Depremlerden sonraki uluslararası destek ve dayanışma, Türkiye ve diğer devletler arasında ki ilişkilerde sakinliğe yol açan bir normalleşmeyi harekete geçirmeye yardımcı olmuştur. 99 ülke ve 16 uluslararası kuruluştan yardım teklifi gelmiş ve 76 ülkeden binlerce personel sahada görev almıştır.

1999 depremi sonrası Türkiye ve Yunanistan arasında 1996 Kardak Krizinin oluşturduğu gergin ortamın deprem diplomasisinin etkisiyle olumlu anlamda değişmeye başladığının görülmesi, Kahramanmaraş merkezli yaşanan ve 11 şehirde yıkıma neden olan deprem sonrasında da devletlerarasında yaşanan diyalog ve yardımlaşmanın, Türkiye’nin dış politikasında bundan sonraki süreçte ki ilişkilerinde ne gibi değişikliklere yol açacağı sorusunu akla getirmektedir. Bir dış politika aracı olarak diplomasi,  uluslararası ilişkilerde barışçıl ortamın oluşmasında, sorunlara çözüm bulmada hiç kuşkusuz en önemli unsurlardan biridir. Devletlerin yaşadığı çeşitli sorunlar sonrası birbirleriyle oluşturdukları diyalogda söz konusu sorun çerçevesinde diplomasinin bir öğesi olmaktadır. Yaşanan depremler sonrasındaki gelişmelerin deprem diplomasisi bağlamında kısa vadede oluşturduğu olumlu hava dış politikayı şekillendirirken göz önünde bulundurulacak ancak uzun vadede etkisi kısıtlı olacaktır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    Yükleniyor..
    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.